Tükenmişlik Sendromu
Son zamanlarda kendinizi yorgun, mutsuz, bitkin ve sorumluluklarınızı yerine getiremeyecek kadar güçsüz mü hissediyorsunuz. Bir süredir işe gitmek istemiyor hatta gitseniz bile orada bulunmak dahi istemiyor musunuz? Bütün işler gözünüzde büyüyor ve çok çabuk sinirleniyorsanız psikolojik bir rahatsızlık olan tükenmişlik sendromunu yaşıyor olabilirsiniz.
Adını son günlerde sıkça duyduğumuz tükenmişlik sendromu; bireylerin fazla çalışma ile birlikte duygusal açıdan tükenmiş hissetmesi, iş gereği karşılaştıkları zorluklara ve çevresindeki insanlara karşı duyarsızlaşması ve kişisel başarı duygusunun azalmasına yol açan bir sendromdur.
Dünya Sağlık Örgütü, tükenmişlik sendromunu “kronik hale gelmiş iş yeri stresinin başarılı bir biçimde yönetilememesi sonucu yakalanılan sendrom” şeklinde tıbbi bir bozukluk olarak tanımlamıştır.
Tükenmişlik sendromunun temelinde uzun süreden beri devam eden iş stresi bulunmaktadır. Böylece kişi iş ortamında bulunduğu sürece mutsuzluk, yetersizlik ve yoğun kaygı duymaya başlar. Bu durum kişide öncelikle uyku bozukluğuyla başlar ardından bazı fizyolojik, psikolojik ve davranışsal belirtilere sebep olabilir. Tükenmişlik sendromu hem günlük yaşama hem de iş yaşamına olan etkilerinin yanı sıra kişide ciddi düzeyde depresyon, sosyal anksiyete vb. gibi psikolojik problemlere de yol açabilir. Kişi üstesinden gelemediği sorunların üzerine gitmek yerine, uzun süreli stresin yarattığı bu durumun önüne geçebilmek için durup kendini dinlemeli ve psikolojik destek alması gerekir. Uzman desteğiyle birlikte özellikle psikoterapiyle, kişi kaybettiği enerji ve motivasyonunu geri kazanabilir.
Tükenmişlik Sendromu Kimlerde Görülür?
Tükenmişlik sendromu, genellikle özel hayat ve iş hayatı arasında sağlıklı denge kuramayan kişilerde ortaya çıkmaktadır. Genelde yoğun ve stresli iş temposu olan bireylerde daha sık görülmekle birlikte bunun dışında ev hanımlarında dahi bu sendroma rastlanmaktadır. Çoğunlukla işi için hayır demekte zorlanan, sürekli sorumluluk alması gereken bir işle meşgul olan, her şeyi mükemmel olarak yapmaya çalışan, sorumluluk almayı seven, işi yetiştirme konusunda baskıya maruz kalan ve esneklik gösteremeyen bireylerin bu rahatsızlığa yakalanma olasılığı yüksektir. Sağlık ve eğitim alanında çalışan bireylerde görülme sıklığı diğer meslek gruplarına göre daha fazladır.
Tükenmişlik Sendromu Nasıl Gelişir?
Genelde bu sendrom bir anda ortaya çıkmaz aksine yavaş yavaş gelişerek belirti göstermeye başlar.
Dört evreden oluşan bir süreç bu durumu takip eder.
1. Şevk ve Coşku Evresi (Enthusiasm)
Bu evrede kişi iş hayatına karşı istekli, yüksek umutları olan ve motive olmuş durumdadır. Meslek hayatındaki beklentileri gerçekçi olamayacak kadar yüksektir. Bu nedenle kapasitesine uymayan beklenti içerisinde ve enerji doludur. Kendisine ve çevresine zaman ayıramamasının yanı sıra mesleğine karşı üstün bir uyum sağlama çabasındadır.
2. Durağanlaşma Evresi (Stagnation)
Bu evrede, bir süre sonra iş yaşamının kişisel hayatın önüne geçmesiyle beraber duygusal ve fiziksel yorgunluk meydana gelir. Zamanla işe olan isteği ve mutluluğu azalır. Mesleğini uygularken karşılaştığı küçücük problemlerden bile rahatsızlık duyar ve yaptıklarını sorgulamaya başlar.
3. Engellenme Evresi (Frustration)
Bu evrede kişi karşılaştığı olumsuzlukları ve çalışma koşullarını değiştiremeyeceğini anlaması sebebiyle kendisini yoğun bir şekilde engellenmiş hissetmektedir. İşe karşı ilgisizlik ve olumsuz bir tutum gelişmeye başlamaktadır. Bu durum iş performansında düşüşe neden olmaktadır. Kişinin kendisini geri çekmesiyle birlikte kaçınma davranışları göstermesine sebep olur. Ani öfkelenmeler, uyku problemleri, mide ve bağırsak sorunları gibi davranışsal tepkiler ortaya çıkabilir.
4. Umursamazlık Evresi (Apathy)
Son evrede derin bir umutsuzluk ve inançsızlık görülür. Kişide, çevresine karşı duygusal tepki vermede azalma, donuklaşma ve duyarsızlaşma görülmektedir. Yoğun çaresizlik duygusuyla beraber işini artık sevdiği için değil mecburiyetten yapmaktadır. Bu nedenle iş yaşamı, kişi için mesleki doyum ve kendini gerçekleştirme alanı olmanın dışında, kaygı ve stres oluşturan faktör haline gelmektedir. Çalışma isteğinin yok olmasıyla beraber kişisel başarısı da tamamen düşmektedir.
Tükenmişlik Sendromu Belirtileri Nelerdir?
Fiziksel, psikolojik ve davranışsal olmak üzere tükenmişlik sendromunun belirtilerini üç grupta inceleyebiliriz.
Fiziksel belirtiler :
- sürekli bir yorgunluk hali,
- uyku düzeninde bozulmalar,
- nefes darlığı,
- mide ve bağırsak problemleri,
- baş ağrısı,
- uyuşukluk,
- vücut direncinin düşmesiyle birlikte sık hastalanmak.
Psikolojik belirtiler:
- ilgisizlik,
- umutsuzluk,
- boşluk hissi,
- özgüvende azalma,
- benlik saygısında azalma,
- duygu durum bozuklukları (çoğunlukla depresif olmak),
- karar vermede güçlük,
- eleştirilmeye tahammül edememek,
- huzursuzluk,
- engellenmiş hissetmek,
- alınganlık ve hassasiyet,
- tatminsizlik,
- suçluluk duygusu.
Davranışsal belirtiler:
- iş ortamından bedenen ve ruhen uzaklaşma hissi,
- iş yerinde düzensizlik,
- işle ilgili konularda hatalar yapmak,
- işe sürekli geç gelmek,
- işleri ertelemek,
- izinsiz ya da hastalık sebebiyle işe gelmemek için bahaneler üretmek,
- çevre ile ilişkilerde bozulmalar.
Tükenmişlik Sendromuna Karşı Neler Yapılabilir:
- Hayır diyebilmeyi öğrenmek sizi istemediğiniz sorumluluklar karşısında hafifletecektir. Özellikle iş yaşamında üzerinize almak istemediğiniz sorumluluklar karşısında hayır diyebilmeyi öğrenmek çok önemlidir ve sizi büyük bir yükten kurtarır.
- Hayatınızdaki öncelikleri belirleyin. Önem verdiğiniz her şeye mümkün olduğunca zaman ayırın.
- Kendi sınırlarınızı oluşturun.
- Ailenize, çevrenize ve en önemlisi kendinize vakit ayırın.
- Her insanın hata yapabileceğini kabul edebilmek, mükemmeliyetçi tutumlarınızı azaltmanıza yardımcı olacaktır.
- Stres karşısında güçlü ve zayıf olduğunuz yönlerinizi keşfedin.
- Yaşadığınız sorunlar karşısında çözüm için yardım almaktan çekinmeyin.
- Spor yapın. Spor stresle baş edebilmenize yardımcı olur.
- Sağlıklı beslenmeye özen gösterin. Yoğun çalışma şartları önce beslenme düzeninizi bozacaktır buna izin vermeyin.
- Yeterli düzeyde uyumaya özen gösterin. İyi bir uyku yeni bir güne enerjik başlamanıza yardımcı olur.
- Günlük nefes egzersizleri yapın.
- Kendinizi keşfedebileceğiniz yeni uğraşlar veya hobiler edinin. Örgü örmek, kitap okumak, resim yapmak gibi.
Günümüz dünyasında önemli bir sorun olan tükenmişlik sendromundan kurtulmak için psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğunuzda psikolog veya psikiyatrist gibi bir ruh sağlığı profesyonelinden destek almalısınız.